Merhamet Yorgunluğu Düzeyinin Hasta Güvenliği Üzerindeki Etkisinde Mesleki Yaşam Kalitesi ve İş Güve

Sağlık profesyonelleri işlerinin doğası gereği hastalara bakım verirken birçok problemlerle karşı karşıya kalmaktadır. Şiddete, ağır hakaret ve küfüre, ağır suç- lamalara vb. gibi birebir hastalar ve hasta yakınları tarafından bu tip durumları yaşamaktadırlar. Fakat araştırmamıza konu olan ana değişken merhamet yorgunluğunun, hastaların veya hasta yakınlarının sağlık profesyonellerine karşı birebir ya da kasten yapmış olduğu bir davranış biçimi değildir. Merhamet yorgunluğu sağlık profesyonellerinin gelişmiş empati duygusunun daha sade bir tabirle vicdani olarak düşüncenin insan psikolojisi üzerinde yansımasıdır. Sağlık bakımı hizmeti verilirken sağlık profesyonelinin zamanla bakım verdiği hastanın yerine. Kendini koyarak durumu içselleştirmesi sonucunda ortaya çıkabilir veya hastanın yaşamış olduğu ıstıraba hasta yakının duyduğu elem de bu merhamet yorgunluğuna yol açabilir. Araştırmanın bir diğer değişkeni hasta güvenliği ise, sağlık profesyonelinin, yanlış bilgi, dalgınlık, yorgunluk gibi nedenlerden dolayı hastaya zarar vermesi olayıdır. Yanlış tanı alan bir hastaya cerrahi işlem yapılması veya cerrahi işlemin yanlış tarafa uygulanması, tedavisi karıştırılan hastaya yanlış ilaç verilmesi gibi durumlar hasta güvenliğine birer örnektir. İki değişken arasında paralellik gösteren şey ise merhamet yorgunluğu yaşayan sağlık profesyonelinin yaşamış olduğu tükenmişlik durumundan ötürü hastaya zarar verecek, davranışlar da bulunabiliyor olabileceğidir.
Diğer bir değişken mesleki yaşam kalitesi de merhamet yorgunluğunu zaten içinde bulunduran bir kavramdır. Mesleki yaşam kalitesinin olumlu tarafı tatmin olmak bundan dolayı daha iyi motive olabilmek iken, olumsuz tarafı ise merhamet yorgunluğuna yol açabilmesidir. Mesleki yaşam kalitesi yüksek bir sağlık profesyonelinin, hastalar ile daha iyi iletişim kurabilmesi ve bu sayede daha doğru adımlar atması içten bile değildir. Merhamet yorgunluğu yaşayan bir sağlık profesyonelinin, mesleki yaşam kalitesinin yüksek olması beklenemez bir durumdur. Çünkü stres, tükenmişlik duygularını içinde barındıran bir hekim veya hemşire ne kadar mesleğine kendini verebilir? bu sorunun cevabı önemli ölçüde iki değişken arasındaki ilişkiyi belirleyecektir.