Fareler ve İnsanlar Bir de Baykuşlar - Aslı Şan Dağlı Gül - Elma Çocuk
FARELER VE İNSANLAR BİR DE BAYKUŞLAR
Aslı Şan Dağlı Gül
Bazen kaybolursun ama yolun gerçeklere çıkar.
Azra bir inşaat mühendisi, Eren ise mimardır. Dev bir proje için gittikleri ormanda bambaşka bir hikâyenin içine sürüklenirler. Esrarengiz bir mağarada birer hayvana dönüşmeleriyle tuhaf maceraları başlar. Onların yerine geçen iki hayvan ise insanların dünyasında hem komik hem düşündürücü olaylar yaşarlar. Bu sırada ormanın hafızası Koca Çınar da ortadan kaybolunca işler iyice karışır ancak tüm yaşananlar garip şekilde birbirine bağlanır. Bir mağaranın karanlığında başlayan dönüşüm, doğanın sırlarına açılan bir kapı görevini üstlenmiştir artık. Geyikler, leoparlar, kuşlar, insanlar… Hepsi tek bir amaç için birleşir çünkü bu artık bir varoluş meselesidir. Azra ve Eren’i yeni sürprizler beklemektedir.
Fantastik ile gerçeğin iç içe geçtiği bu sürükleyici hikâye, doğaya ve kendine yeniden bakmak isteyen herkese hitap ediyor. Eğlenceli bir anlatıyla doğanın sesini dinlemeye hazır olun.
***
Azra ve Eren, bir otel projesi için gittikleri ormanda kaybolur ve bir mağarada baykuş ile fareye dönüşürler. Onların yerine geçen iki orman sakini ise insan hayatının karmaşasında komik ve şaşırtıcı olaylar yaşar.
Öte yandan, bu tuhaf değişimle birlikte ormanda bir felaket baş gösterir: Ormanın hafızası Koca Çınar kayıptır. Hayvanlar, insanlar ve doğanın ruhu birleşerek onu geri getirmeye çalışır.
Kaybolan bir ağaç, uyanan bir orman, değişen hayatlar…
Doğayla bağını unutanlara fantastik bir hatırlatma.
Tema: Gezegeni paylaşmak
Kavramlar ve Anahtar Sözcükler: DOĞA VE İNSAN, Çevre, Doğa, Arkadaşlık, Orman, Canlılar, Ekosistem, Duyular, SÜRDÜRÜLEBİLİR YAŞAM VE ETKİLEŞİM, Sorumlu Karar Verme, Fantastik öğeler, İLETİŞİM VE SOSYAL İLİŞKİLER
Tutum ve Değerler: İş birliği, Empati, Merak, Dostluk, Merhamet, Duyarlılık, Saygı, Sevgi, Sorumluluk,
Profil Öğeleri: Sorgulayan, Duyarlı
11+ yaş / 5-6-7-8. Sınıf
KİTAPTAN
Fare Eren gözlerini açtığında tombul yanaklı, dünya tatlısı bir bebek fare yüzüyle karşılaştı. Kendisine endişe dolu gözlerle bakmaktaydı. “Uyandıı, Milo sonunda uyandııııı” diye sevinçle “ciyk”ledi minik fare. Sonra bıyıklarını onun bıyıklarına sürterek kahkahalar atmaya başladı. Belli ki şu Milo denen fareyi çok seviyordu.
Diğer minik fareler fare Eren’in etrafına üşüştüler. Hepsi çok rahatlamış ve mutlu olmuş gibiydi. İçlerinden biri “Rima yanından hiç ayrılmadı abi. Sadece o değil, hepimiz senin için çok endişelendik” dedi.
“Evet” dedi Rima. “Çok korktum. Bir daha bizi yalnız bırakıp ormanın tehlikeli yerlerine gitme. “Söz, bir daha yemek için kavga etmeyeceğiz.” Rima parmaklarını çapraz yaparak yukarı kaldırdı.
“Yemek? Kavga? Niye yalnız kalıyorlar? Anne babaları yok mu bu çocukların? Ben mi bakıyormuşum?” Eren’in fare kafasında yüzlerce tilki dolaşıyordu. Dolaşan tilki fikri bile, Eren bir fareye dönüştüğü için olsa gerek, kalbini dakikada beş yüz kere attırmaya yetti. Ama yine de tanımlayamadığı bir mutluluk da kaplamıştı içini.
Birçok insan fare gördü mü onlardan bile tiz bir sesle ciyaklar, sandalyelerin tepesi
Yorum bulunamadı